6 Kasım 2014 Perşembe
14 Ağustos 2014 Perşembe
ÇÜRÜYEN HAYATLAR ve İNSAN OLDUĞUMUZ HATIRLAMAK
Dün
teras ta sebze fidelerinin bakımını yaparken bazı domates
fidelerinde çürüme gördüm..Üzüldüm çok ciddi şekilde
ilgilendiğim bakımını yaptığım fidelerde neden çürüme var
diye merakta ettim ama konu nereden aklıma geldiyse insan hayatıda
bazen en verimli zamanında çürüyebiliyor...
Onuç-ondört
yılı cezaevinde geçen bir arkadaşım aklıma geldi Kırk yaşına
yakın cezaevinden tahlie oldu... Aile zengin değil,baba rahmetli
olmuş,iş yok güç yok...Bu arkadaşımız ise yeni bir hayat
kuracak, evlenecek çoluk çocuğa kavuşacak yaş işe bir hayli
ilerlemiş,Önünde pek fazla seçenek yok...Parayı en pratik
şekilde bulup hayatını düzene sokmak zorunda...
Bu
kardeşimiz bir müddet eski tanıdığı bir arkadaşının yanında
takıldı ancak bırakalım parayı bulmayı cezaevinden yeni çıktı
ya sohbetlere sermaye edilmekten başka cebine para girdiği yok..
Bir
müddet sonra bu kardeşimiz bir bir büro açtı kendince emlak
dersiniz,muvazalı iş dersiniz ama biz hemen çek-senet bürosu
diyerek adını altın harflerle yazma konusundaki maharetlerimiz
hemen gösteririz..Gösterdikte...Yani kendi insanımızı
sabıkalandırma kaonusunda düşmana ihtiyaç yok şükür biz varız
ya ve bu konuda epey beceri sahibiyizde...
Konuya
bahis kardeşimiz bırakın iş yapmayı yanına gelen gidenlerin çay
masraflarını karşılamakta ciddi sorunlar yaşarken bunun iç
dünyasındaki çırpınışların farkında bile olan yok...
Bir
gün geldiki bu kardeşimiz ufak tefek bir şeyler yapmaya başladı,bu
arada bir ev kiraladı çok mütevazi şekilde bir düğünle kurmak
istediği hayata merhaba dedi...Zaman hızla ilerler birkaç arkadaş
bir araya gelerek bir şirket kurarlar ve işler yavaş yavaş rayına
oturmaya başlar gibi görünmektedir ama ticaret başka
birşey,ortaklık su almaya başlar,ancak bu arada kardeşimiz başını
sokacak ev almış şükür kira derdi bitmiştir derken zaman içinde
hayatın zorlukları aldığı bu evi de geri elinden almıştır.
Yazarken
detaylara girmiyorum....Bu gerçek bir hikaye umarımki bir gün bu
hikayeleri kaleme alan biri çıkar ve daha düzgün ve anlaşılabilir
şekilde yazar...
Bu
arada bu kardeşimizin yaşıda epey ilerler ama onu hayata bağlayan
sebepler artmış Allah ona bir erkek evlat vermiştir...Bu gün bu
kardeşimizin iki tane erkek evladı vardır...Allah bağışlasın....
Yılların
zorluklarına dayanmak çok zor...Heleki birde gençliğinde bir
kavganın içinden çıkıp hayata atılmak ve hayatın zorluklarına
göğüs germek iki kere zor...Bu gün almışlarına yaklaşan bu
kardeşimiz ciddi bir rahatsızlık geçirmektedir..Büyük maddi
sıkıntılar içindeki bu kardeşimiz bu gün durumu iyi olanların
önce sevgisine sonra maddi yardımına ihtiyaç halindedir..Bu kısmı
yazmak bile benim için onur kırıcı ve çok üzücü...
Allah
onu önce yeni kurduğu hayata bütün zorluklara göğüs gerererk
birlikte atıldığı eşine,sonra evlatlarına ve sevenlerine
bağışlasın...Biz bir domatesin çürümesine üzülürken çürüyen
diğer hayatlara dair sorumluluklarımızı hiç hatırlamayacak
kadar insanlığımızdan uzaklaşırken haberimiz olmadan acaba
neler oluyor?
Bazı
dalları çürüyen bir domates fidesi bize neler hatırlattı be...O
domates fidesinde çürüme olmasaydı üzeri domates dolu olsaydı
acaba hatırlarmıydık? Ya çürüyen hayatlardaki o çürüme
olmasaydı bu kardeşimizde her normal insan gibi hayata atılsaydı
bu gün nerelerde olurdu bunu hiç sorgulamadık,biz önce çürümeyi
hızlandırır sonra bol bol reklam yaparcasına işi çığırından
çıkarırız...
Bir
örnek verdik konu bitti mi? Hayır efendim bu jenerasyonun önemli
bir kısmı ne yazıkki böyle...Hepsi bir devrin kahramanları,hepsi
heykeli dikilecek kadar değerli ve unutulacak kadar insan....Vefa
spor küme düşüyorsa kimse ah vah etmemeli...Herkes önce kendini
sorgulamalı,sonra hayata tenezzülsüz eyvallah çeken bu insanları
hatırlamalı ve insanlığından utanmalı...Bir devrin tarihini
yapan ve bir devre imza atan bu yiğitlerin sahibi hiç
olmadı,olmayacakta...Bu gün ülkenin hangi köşesinde kimbilir
benzeri sıkıntıyı yaşayan kaç kardeşimiz var...
İnsan
olduğumuzu hatırlamak ne kadar insani işlere yarayacak değilmi?
Keşkeler olmasa güzel olurdu...Keşke bu kardeşimiz maddi
sıkıntılar yüzünden asrın stresini yaşamadan sahip
çıkılsaydıda bu haller olmasaydı...
Erhan
Öztunç
NE BÜYÜK HAREKETMİŞİZKİ ARADAKİ ÇÜRÜKLERİ GÖREMEMİŞİZ...
Gerçekten
ne büyük bir harekmişiz yıllarca aramızda ne kadar çürük
varmışta görememişiz...
Kimi
o sıkıntılı yıllarda en itibarlı isimler olan bu insanların
kimide o kadar sıradandı...Ne olduki bunlar 37 yıldır bir gün
MHP li olmadıkları,MHP ye oy vermedikleri halde MHP ye savaş
açmadan duramıyorlar anlamak mümkün değil...
Kimi
Bağımsızmış,kimi akli selim ülkücüymüş vs...sizin aklınıza
tüküreyim siz ancak aklı para olabilirsiniz ve hep ufakları
oynarsınız...
Adam
hasben kader bir kez tetik düşürmeden cezaevine girmiş hapis
yatan herkesi töhmet altında bırakan açıklamaları yapmaktan
geri durmuyor...Sen kimsinde benide bağlayan açıklama yapacaksın
birder. Dün Anayasa Referandumu Oylamasında Cemaatın kayığına
bindin TV lerine çıkıp MHP ve Genel Başkanına söylemediğini
bırakmadın. Bu gün esas hesap sorulması gerekenler siz
değilmisinizde çukurda olduğunuzu görmeden "AKLİ SELİM
ÜLKÜCÜLER " maskaralığı ile ortaya çıkıp
Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Ülkücü camiayı
yönlendirmeye kalkıyorsunuz..
Taşıdığınız
on paralık sorumluluk yok ülke yansa o ateşte sigara yakarım
düşüncesi sizde ne kadar çok iktidar olmuşki ülkenin içindeki
sıkıntıları göremiyor ve her yeri herşeyi güllük gülistanlık
ve toz pembe görüyorsunuz...
Bu
bahsettiğim gruplar 12 Eylül sürecinden sonra bir kez hareketin
içinde yer almamış,dün merhum Başbuğumuz a aynı şekilde
saldırırken bu gün MHP Genel Başkanına daha ileri gidecek cüreti
göstermektedirler..Biz bu kardeşlere Allahtan akıl vermesini niyaz
ediyoruz..
Yola
çıkışları pardoks olan bu kardeşlerimizin aklı oldukça
karışık ve dünya malına endeksli...Bunların milli ve manevi
değerlerin korunması gibi dertleri kalmamış..Dün ANAP için
gösterdikleri gayretin devamıdır bu gün yaptıkları..Uğraşları
yel kayadan ne koparırsa kar düşüncesi ile ellerinden geleni her
seçim dönemi deneyerek bir fırsattır diye İktidarlardan ne
koparırlarsa karları odur..
Gerçekten
ne büyük hareketmişizde bu çürükleri vakti zamanında görememiş
payelendirmişiz...Erhan Öztunç
HER SEÇİM DÖNEM AYNI, "MHP ÜZERİNE AYNI SENARYOLAR"...
Evet
başlıktanda anlaşılacağı üzere her seçim dönemi 1980 12
Eylül Keş Kenan darbesinden sonra MHP ile ilişiği kesilmiş
öncesinde en fazla beş yılı MHP veya yan kuruluşlarında (MHP
Gençlik Kolları,Ülkü Ocakları,Ülkücü Gençlik Derneği,Büyük
Ülkü Derneği vb.) geçen ancak aradan bunca zaman geçmesine
rağmen hareketin ne yan kuruluşlarında nede siyasi kanadında yer
almayan bu eskimiş isimler ortaya çıkar ve MHP düşmanlıklarını
sergilerler...Ortaya çıkarken ol görüp eski kimliklerini
bırakmayı akıl edemez bilakis ön plana çıkarıp onun arkasına
sığınırlar..
Bu
isimler artık eskiden savunduğu ve bazılarınında öncülüğünü
yaptığı milli ve manevi değerleri adeta çiğnercesine o eski
kimliklerinin arkasında karabasan gibi görünmektedirler...
Bu
isimleri ilk ANAP döneminde tanıdık...Devamında AKP de
etkinliklerini daha fazla göstermeye başladılar...
Bunlar
için kafalarına torba geçirilen askerler,Habur
rezaleti,Diyarbakır'da gerçekleşen bölücülere ve yurt dışındaki
ülkeye girmeleri yasak olan sözde sanatçı bozuntusu teröristlere
yapılan Devlet töreni,Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın her
fırsattaki ülkücülere hakaretleri artık birşey ifade etmez
olmuş nasıl oluyorsa bu çirkin gelişmeleri sineye çekerek
mazilerini çiğneyip dün biz ANAP'ı bu günde her seçim hatta
referandumda şahit olduğumuz üzere MHP nin zıddına EVET AKP
güdümünde EVET oyu vereceklerini yani MHP ne yaparsa tam tersini
ülke bölünmesinide göz ardı edilerek yapmayı on para dünya
malı için yaparak güya ÜLKÜCÜ HAREKETİ YÖNLENDİRME GAYRTİNE
PERVASIZCA GİRDİLER...
Bu
arkadaşlar merhum Muhsin Yazıcıoğlu ile beraber ayrılıp
patileşseydi asla bir sözüm olmazdı..Kendilerince ideolojik
nedenleri var derdim..Ancak ülkeyi resmen uşuruma sürükleyenlerin
peşine takılmaları kabullenilir değildir.
En
büyük iftiraları ise MHP nin CHP nin peşine takılması gibi akıl
tutulması söylemleriki,peşine takıldıkları AKP nin PKK nın
ipine sarıldığını ol görüp görmüyorlar,göremiyorlar,Şimdilerde
yıllarca Ülkücü ispiyonculuğu yapan Doğu Perinçek lede kanka
muhabbetleri soru işaretlerini artığdığı gibi bizim bu
düşüncelerimizde ne kadar haklı olduğumuzuda gösterdi.
Eski
arkadaşımız olup AKP de bulunan pek çok kimse var ancak onlar
mazilerini silmiş ve AKP yi her hali ile kabullenmiş oldukları
için sözüm tabelacı ve ufakcılar içindir..Keşke bir gün ne
kadar madara bir durumda olduklarını ve kullanıldıklarını
görseler belki af kapıları onlarada açılır..
Allah
ıslah etsin demekyen başka seçeneğimiz yok,durumları bana göre
pek iç açıcı değil.Kimi Bağımsız ipini kırmış,Kimi Akli
s.kim ülkücü,kimi bilmem ne,ne dersen de efendim bunların tıbben
tedavisi yok...Bunlara hep beraber dua edelim mazinin hatırına...
Ülkücünün
partisi MHP,şeyhi Başbuğ Alparslan Türkeş,beşiği Ülkü
Ocaklarıdır..Amaç bu değerlerden milleti uzaklaştırarak milli
refleksleri yok etme projesidir..Bunada kimsenin gücü yetmez..Bu
deney 37 yıl önce yapıldı.Bu hareket kurucu lideri ile birlikte
tanklara karşı imtihan oldu ve o imtihanı başarı ile
geçti..Kimse hayal gemisinde rüya görüp, boşlukta kürek
çekmesin....
Erhan Öztunç
MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN DA...
Çok tatsız olayların
yaşandığı bir süreçte çok bereketli,çok yoğun bir proğram
içinde bir Ramazan ayını daha uğurluyoruz..Cümle
dostlara,Türk-İslam dünyasına mübarek olsun...
Her bayramda içimi bir
hüzün kaplar ve çocukluk yıllarım bir film şeridi gibi gözümün
önünden gelir geçer ve günün neşesi o film şeridiyle birlikte
kaybolur gider usül kutlamaları başlar...
Rahmetli Babam bayram
öncesi bizi beldemizin bağlı olduğu Tokat'a götürür bize yeni
kıyafetler alır,eğer durumu müsait değilse bir sonraki bayrama
mutlaka ne yaper eder bizi sevindirirdi..Allah sağlık ve uzun
ömürler versin annem yeni birşey alınmadıysa birkaç gün
önceden en güzel giyisilerimizi yıkar ütüler hazırlar bayrama
bizi tertemiz kıyafetlerle çıkarırdı...Heleki bayram öncesi
arefe günü evde bir hengamedir sormayın...Bayram gecesi yıkanır
Bayram günü için pak vaziyette olurduk...Daha anlatacak çok şey
var sormayın gitsin...Bayram sabahı Bayram namazından sonra evde
sofra kurulur kahvaltı bittikten sonra bütün kardeşlerimle
sırayla önce babamızın sonra annemizin elini öper artık babamın
gönlünden ne koptuysa harçlıklarımızı verir ve sokağa düşer
diğer aile büyüklerimizi,komşularımızı ziyaret eder nadirde
olsa harçlık veren olurdu ama en çok şeker toplar o şekerleri
günlerce yerdik...İşte öylesine efendim hatıraları unutmak
mümkün değil...
Şimdilerde elinizi
öptürecek kimeseyi pek bulamayacağınız gibi, el öpmelerde çok
yapmacık ve reyting kokuyor,bayramlaşmalar iş olsun beri gelsin
türünden,Bayram kartlarının yerini önce telefonda
kutlamalar,sonra mesaj çekmeler aldı derken şimdi mesajlar bile
tam yazılmadan yarım yamalak kelimlerle yedirilmye çalışılıyor...
Üzgünüz desem
haksızlıkmı yapmış olurum yeni nesile ama diyemeceğim onlara
biz geçmişimizden birşeyler öğretememiş isek kızmayada
hakkımız yok...Eh ne yapalım iletişim çağındayız ya ya hızlı
iletiliyoruz olumsuzluklara bakalım gelecek yıllar nelere gebe
yaşarsak göreceğiz...
Bunlar insan olarak
evlerimizde ve yakın çevrelerimizdeki sorunlar..Umutsuzluk yok
düzelir inşallah dileyim...Su akar mecraanı bulurmuş ya bana göre
artık nahta bulurda neyse....
Yinede Mübarek Ramazan
Bayramımız kutlu olsunmu? Olsun be...
MÜBAREK RAMAZAN
BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN DA....
Komşu ülke Irak
topraklarında nüfus yoğunluğu MÜSLÜMAN TÜRKLERİN KATLEDİLİŞİ
ÜLKEMİZDE HİÇBİR DEVLET GÖREVLİSİNİN KINAMASINDA YER
BULMASADA,GEÇEN YIL DOĞUTÜRKİSTAN'DA CAMİDE NAMAZ KILARKEN ŞEHİD
EDİLEN SOYDAŞLARIMIZ HATIRLANMASADA OLURMU? OLUR BİZ NELERİ
UNUTMADIKİ...YİNEDE MÜBAREK RAMAZAN BAYRAMI İÇİN OTUZ GÜN ORUÇ
TUTTUK,CAMİLERDE SİYASİ ARENAYA DÖNDÜ,CAMİ AVLULARI FİLİSTİN
TOPRAĞINA DÖNDÜ BİZ BAYRAMIMIZI HALA KUTLAYALIMMI,KUTLAYALIM BE
NE VAR BUNDA...Nasıl olsa Dünya Lideri ÜLKEMİZDE,En iyi kınama
yapanlar bizde yönetici değilmi? Bir gün toplu kına yakarız olur
biter...Biz yinede Mübarek Ramazan Bayrmımızı moralimizi bozmadan
kutlayalım be....
Bu mübarek Ramazan ayında
çevre ülkelerde,İslam coğrafyasındaki akan kanları hiç değilse
bu gün gündeme getirip günü zehir etmeyelim...otuz RAMAZAN hep
onların derdiyle dertlenip olmayanları düşünmeden sofra
zenginliklerimizi sanal ortamda paylaşmadıkmı,paylaştık.. Bu
ülkelerde Müslüman Türk'ün veya diğer din kardeşlerimizin
kanlarının akması,Vatanlarında sürgün hayataı yaşaması,HUNRCA
KATLEDİLMELERİ bu yapı içindeki insanlara ne ifade
ederki..amannnn sıkmayın canınızı nasıl olsa başımızı
örttük,en keskin ve en iyi kınayan Dünya lideri bir
ülkeyiz..Yinede Mübarek Ramazan Bayramımız Kutlu olsunmu? Olsun
beeee...
Erhan Öztunç
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)