Hani Karadenizlilerin hamsi pilavı vardır, Konya’nın etli ekmeği, Kayseri’nin cıvıklısı,Erzurum’un cağ kebabı.Eh büyüklerimizin hanımlarının maşallahları var onlar sayesinde Washinton’ unda ISTAKOZLU MAKARNASINI öğrenmiş olduk.
Halbu ki Hayrunnisa GÜL hanımefendinin bu öncülük ilk olay değil.
Son olacağını umarım ama gidişat pek öyle değil.
Devletin en yücesine gelen idarecilerin tartışılası olaylardan olabildiğince uzak durması ve sade vatandaşa örnek olması gerekirken bu tip olaylarla gündeme gelmek kendileri ile beraber ülkeyi de küçük düşürmektedir.
Hayrünnisa GÜL bilindiği gibi Beyinin idarecisi olduğu bizim ülkemizi Avrupa mahkemelerine şikayeti ile ilk gündeme gelmişti.
Köşkte 20 trilyonluk restarasyon tartışmaları ile yakın zamanda gündeme geldi şimdi ise bir Müslüman ailenin kızının İSTAKOZLU MAKARNA Yemesi ile gündeme gelmesi ise sanırım bardağı taşırdı. Yarın domuz eti yediğini duyarsak şaşırmamamız lazım.
Ama unuttuğumuz bir şey var galiba bunlar dönmüşlerdi, değişmişlerdi.
REANKARNASYON diye bir sapkın görüş var, ona inanalım mı inanmayalım mı bilmiyorum ama bana sorarsanız, Hayrünnisa hanım içinden geldiği gibi davranıyor çok samimi biri ne olmuş yani bir tabak istakoz lu makarnayla kıyameti koparmanın ne manası var halbuki şimdilerde ülkemizde açlıktan sürünen bir dünya insan varken 500 dolarcık devletin bahşiş parasını ödediği bir tabak ıstakozlu makarnanın sözümü olur,hemde ıstakozlusundan.
Aslında bu hanımefendi AKP ADINA BU DAVRANIŞLARI İLE İYİ BİR AÇILIM YAKALAMIŞ artık partilerinde beyinden boşta kalan bir yerlere aday olma hakkını sizce kazanamadı mı. Asrımızın modern ıstakozcu İslamlarına en güzel cici bir örnek olmak o kadar kolay değil hakkını verin lütfen.
Erhan ÖZTUNÇ
28 Ocak 2008 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder